Milyarlarca kullanıcıya ulaşan Facebook, Twitter, Youtube, Instagram gibi sosyal ağlar ile Google, Amazon, Alibaba gibi teknoloji şirketleri, iletişim, ifade özgürlüğü, ticaretin işleyişi, sosyal hayat ve gündelik yaşamın belirleyicisi hale geliyor.

Gazete, dergi, TV ve radyo gibi klasik medya yapıları çökerken, Twitter ve Facebook gibi sosyal ağlar artık iletişim ve medya süreçlerinin ana omurgasını oluşturuyor

Sınırları artık devletlerin yasaları değil, Twitter, Facebook gibi platformların kullanıcıları için belirlediği “ilkeler ve kurallar” çiziyor. Bu dev markalar, hangi ülke ve hangi mevkide olursa olsun, kurumların, kişilerin paylaşımlarına uyarı, kısıtlama ve hatta yayından kaldırma “cezaları” verebiliyor. Temel gerekçe ise, bu küresel şirketlerin “kuralları”…

Nihayetinde birer özel şirket olan bu küresel markaların “kuralları”, ulus devletlerin “yasalarından” daha güçlü işlev kazanıp, sonuçlar doğuruyor.

Ve bu kurallar herkese eşit derecede uygulanıyor. Yeri geliyor, ABD Başkanı Trump’ın hesabını askıya alıyor, yeri geliyor bir başka ülkede bir bakanın ya da parti liderinin paylaşımına kısıtlama ya da silme cezası uygulayabiliyor…

Özcan Yazıcı ve Dağhan Uzgur, Twitter tartışmaları eşliğinde Bugünün Ötesi’ni sorguluyor ve hızla yaklaşan Yeni Dünya’nın ayak izlerini sürüyor.

Yeni fenomen Clubhouse, CEO’luğu bırakan Jeff Bezos, hala kayıplarda olan Jack Ma, çalışanlarına hisse dağıtan Modanisa ve blockchain tabanlı yeni arama motoru Presearch yeni bölümün diğer konu başlıklarını oluşturuyor.

Biz, sohbet ederken çok keyif aldık… Kahveniz hazırsa sizi de bekliyoruz 😉